1 Eylül 2010 Çarşamba

Türkiye - Yunanistan: 76-65 (Final yolu aralandı.)


Mükemmel bir gece... Hep son anlarda kazana kazana Avrupa şampiyonu olmuş, Dünya şampiyonası finali oynamış süper bir turnuva takımını bariz bir üstünlükle yendik. Yıllardır beklediğim bir galibiyetti aslında bu galibiyet...
Özellikle 3. ve 4. çeyreklerde mükemmel oynadık. Ömer Aşık ve Semih Erden'in müthiş organizasyonlar sonrası vurduğu smaçlar basketbol adına mükemmel hareketlerdi. Amerika gibi bireysel yetenekler sonucunda vurulan spektaküler smaçlar değillerdi belki de ama bu oyunun bir takım oyunu olduğunu bizlere yeniden öğretir cinstendi... İkisinin yaptığı bloklar müthiş enerji verdi takımımıza. Beni ve arkadaşlarımı da havalara uçurdu...
Hidayet ritmini bir türlü bulamamış olsa da çok kritik 2 üçlük atarak önemini yine vurguladı. Kerem Tunçeri kariyerinin en iyi turnuvasını geçiriyor. Ender'in kariyer turnuvası 2009'du belki ama O da beklediğimden çok daha iyi oynuyor. Ömer Onan, en çok korktuğum oyuncuyu yani Spanoulis'i kibar tabirle duman etti. Çok da güzel yaptı. Çünkü onların en güçlü tarafı orasıydı.
Ersan İlyasova... Ersan mükemmeldi. İnanılmaz bir maç oynadı. Dirk Nowitzki performanslarını hatırlattı bana. Bir süper yıldız gibi oynadı. Ona her daim güveniyorum zaten ama bu maçta bir başkaydı... 2004'ten beri, Albert Schweitzer turnuvasında MVP olduğundan beri böyle oynayacağın günleri bekliyorum. Beni bugün haklı çıkardın. Helal olsun sana.

Tanjeviç'in bazı saçmalıklarına, Carl Jungebrand'ın ilk yarıdaki inanılmaz kararlarına rağmen Yunanistan gibi bir takımı ezerek yendik. Ki yapmamız gereken de budur aslında. Bu takımın potansiyeli bunu gerektiriyor çünkü. Umarım böyle galibiyetleri önümüzdeki yıllarda çok daha sık görürüz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder